Kişisel Sergi
26-Ekim -1 Kasım, Barış Manço Kültür Merkezi, Kadıköy

Sergiyle ilgili olarak benimle yapılan röportaj 25 Ekim'den itibaren www.gazetekadikoy.com.tr den okunabilir.

İÇİNDEN TREN GEÇMEYEN GAR - HAYDARPAŞA

(Haydarpaşa Garı’nın -bir daha asla çekilemeyecek- fotoğraflarla son üç yılı)

Kavuşmaların ve ayrılıkların garı olarak bilinir 1908 yılında denize 1700 kazık çakılarak iki alman mimar tarafından inşa edilen ve gotik tarzıyla dikkati çeken Haydarpaşa Garı. Edebiyattaki, resim ve fotoğraftaki müstesna yerini ise 1950’lerde Anadolu’dan göçle gelenlere olan tanıklığıyla pekiştirir.  

Meşhur merdivenlerinde umuda yolculukların, taşı-toprağı altın diyenlerin, sevgilisine kavuşmak isteyenlerin, “seni yeneceğim İstanbul” repliklerinin yankılandığı ve aradığını bulamayıp hüznü, tren raylarının o ince parlaklığıyla peşinden, geldiği yere sürükleyenlerin efsanevi mekanıdır Haydarpaşa Garı.

Ama benim bu projeyi yapmaktaki amacım bunlardan hiçbiri değildi.
Ben uzun zamandır Haydarpaşa’nın görünen popüler pitoresk yüzünün değil arkasındaki bilinmeyen gerçeklerin peşindeydim. Yani Haydarpaşa’nın arka planının/hinterlandının...

Garın arka arazisini ağ gibi saran, birbiriyle kesişip ayrılan onlarca rayın tersten vuran akşam ışığında mücevher gibi parlayışının, garın tren ulaşımına kapatıldığı yıldan bu yana grafiti sanatçılarına tuval teşkil eden vagonlarının, yola çıkacak makinistlerin sağ-salim bir yolculuk için helallik alıp dua ettikleri Haydar Baba türbesinin, dekovillerin, eskimiş, çürümüş tarihi ahşap vagonların...

Ayrılıkların ve kavuşmaların mekanı olarak kalplerde tarifsiz mutluluklar ve derin hüzünler açan Haydarpaşa Garı’nın eski güzel geçmişine kavuşmasını beklerken biz, rayların arasından bir başka tarih fışkırıverdi. Binlerce yıllık geçmişe sahip antik bir liman kenti.
Ne yazık ki Haydarpaşa şu andaki durumuyla tam bir belirsizlikler Garı halini aldı.


Üç yıldır kar, kış, yağmur, sis demeden video ve fotoğraf formatında görsel veri ürettiğim ve “İçinden Tren Geçmeyen Gar-Haydarpaşa” adını verdiğim bu geniş kapsamlı çalışma, Haydarpaşa Garı’nın, mega kentin geçmişi yutan değişimine boyun eğerek gar özelliğine veda etme olasılığına karşı yapılmış bir bellek çalışmasıdır. 

Hatice Ezgi Özçelik